Türk Millî Eğitiminin genel amaçları doğrultusunda öğrencilere kitap okumayı sevdirmek, okuma alışkanlığı kazandırmak, okuduğu kitabın anlama seviyesini görmesini sağlamak, kendine güven duygusunu geliştirmek, sosyal ve kültürel alanda okulunu temsil etme bilincini kazandırmak amacıyla okumuz öğrencileri arasında  “Kitap Okuma Etkinliği”ve sınavı düzenlendi.

Kitap okuma sınavına 5.Sınıflar Yankılı Kayalar ,6. Sınıflar Siyah İnci ,7. Sınıflar Okumak İstiyorum , 8.Sınıflar Rüzgarı Dizginleyen Çocuk adlı kitapları okuyarak girdiler.

Kitap okuma sınavı etkinliğinde okunacak kitapları okulumuza kazandıran Matematik Öğretmeni Zeynep EKŞİ’ye  sınavın hazırlanması sürecinde emeği geçen DKAB Öğretmenimiz Ali Rıza GENÇ’e , Sosyal Bilgiler Öğretmenimiz Dursun SONGURTEKİN ’e ,Türkçe Öğretmenimiz Ali AKPAL’a ve bu etkinliğe dört elle sarılan öğrencilerimize çok teşekkür ediyoruz. İyi ki varsınız çocuklar… 

Okulumuzda her gün ders öncesi sağlıklı bir yaşam için spor egzersizleri yapılmaktadır.

Okul müdürümüz Süleyman Ersoy rehberliğinde kurum kültürü olması amacıyla başlatılan, ders öncesi sabah sporu projemizde okulumuzda her gün sağlıklı bir yaşam için egzersiz yapılmaktadır.  Bu projemizle, öğrencilerin daha sağlıklı ve aktif bir yaşam tarzı benimsemelerine destek olmak, derslerine zinde girmelerini sağlamak amaçlanmaktadır. Öğretmenlerimizin gözetiminde ilk derse başlamadan önce, 5-10 dakika süren egzersizler yapılmaktadır.

Tam bir yıl önce 6 Şubat 2023 tarihinde ülkemizde meydana gelen depremlerde hayatını kaybedenleri anmak üzere ilk ders zili ile okulumuzda 1 dakikalık saygı duruşunda bulunulmuştur. Aynı acıların bir daha yaşanmamasını Yüce Allah'tan niyaz ediyoruz.

Milli Eğitim Bakanlığınca ülke genelinde okullarda 15-19 Ocak 2024 tarihleri arasında hafta boyu öğrencilerin çok yönlü gelişimine odaklanan; bilimsel, kültürel, sanatsal ve sportif faaliyetlerin yapılması, kendilerini ifade edebilecekleri etkinliklerin gerçekleştirilmesi istenmiştir. Bu kapsamda okulumuzda da çeşitli etkinliklerle bu haftayı değerlendiriyoruz.

Her şey öğrencilerimiz için.

Okulumuz 7-A ve 8-A sınıfı öğrencilerini Osmaniye Gençlik Merkezine götürdük.Gençlik Merkezinde öğrencilerimize Görsel Sanatlar Atölyesinde ebru yapımı,kilim dokuma, el sanatları gibi geleneksel sanatlarımız hakkında bilgi verildi , sunum yapıldı.Ayrıca Ord.Prof Ali Fuat Başgil' in Gençlerle Başbaşa adlı kitabı dağıtıldı.Akabinde öğrencilerimiz sinama salonuna alınarak küçük ikramlar eşliğinde doyasıya sinema keyfi yaşadılar.

Emeği geçen Gençlik Merkezi personeline geziyi organize eden okul idaremize ve öğretmenlerimize teşekkür ederiz.

Her şey öğrencilerimiz için...

Öğrencilere kitap okumayı sevdirerek okuma alışkanlığı kazandırmak,öğrencilerin kelime dağarcığını zenginleştirmek ve güven duygusu geliştirmek, Türkçeyi doğru, güzel, etkili kullanma becerisini geliştirmek,bilgili olma,doğruyu yanlışı ayırt etme,ailebirliği,vatan,milletbirliği ve bütünlüğü ülküsünü kazandırabilmek,milli duyguyu pekiştirmek amacıyla okulumuzda gerçekleştirdiğimiz kitap okuma yarışmasının ödülleri sahiplerini buldu. Yapılan yazılı sınavda dereceye giren öğrencilerimiz ödüllendirildi.

Ayrıca Kur'an-ı Kerim'i ve Ezan-ı Şerifi güzel okuma yarışmalarında da okulumuzda dereceye girerek il düzeyinde okulumuzu temsil eden öğrencilerimiz de ödüllendirildi.

Emeği geçen öğrenci ve öğretmenlerimize teşekkür ediyoruz.

Okulumuzda "Okuyoruz'' temalı kitap okuma yarışması yapıldı.Sınıf seviyelerine göre farklı kitapların belirlendiği sınav bugün yapıldı.Yarışmada her kitaptan çoktan seçmeli 20 soru soruldu.Tatlı bir rekabetin yaşandığı sınavda öğrencilerimize okuma sevgisi aşılama amacı güdüldü.Sosyal Bilgiler Öğretmenimiz Dursun Sungurtekin ve Türkçe Öğretmenimiz Ali AKPAL koordinasyonu ile gerçekleştirilen sınav sonuçlarımız pazartesi günü açıklanacak ve dereceye giren öğrencilerimiz ödüllendirilecektir.

İl Milli Eğitim Müdürlüğümüzce başlatılan Haftanın Sözü projesi okulumuzda verimli şekilde uygulanmaktadır. Haftanın sözü ile ilgili etkinlikler gerek derslerde gerek panolarımızda işlenmektedir.

PEYGAMBER EFENDİMİZ’İN YAŞLILARA MUAMELESİ

Yaşlıların toplum içindeki konumlarını İslâmî duyarlılıkla değerlendirdiğimizde onlara bir çocuktan daha fazla itina göstermememiz lazımdır. Buna göre yaşlıların incelmiş duyguları rencide edilmemeli, yaşlılıktan dolayı vuku bulabilecek bir takım halleri hoş karşılanmalı ve onların hayır duaları alınmalıdır. Ayrıca, pîr-i fânilerin varlığının, rızkımızın genişlemesine vesile olduğu, bela ve musibetlere karşı birer kalkan vazifesi gördüğü unutulmamalıdır. Efendimiz şöyle buyurmuştur:

“Zayıf ve düşkünlerinize dikkat ediniz! Zira siz ancak düşkünleriniz sayesinde yardım görür ve rızıklanırsınız.” (Ebû Dâvûd, Cihâd, 69)

“Beli bükülmüş ihtiyarlar, süt emen bebekler ve otlayan hayvanlar olmasa idi üzerinize (bela ve) azap yağardı.” (Heysemî, X, 227)

Bu nedenle yaşlı kimselerin varlıklarına tahammül edememek, onlardan tiksinmek, bir an önce ölmelerini arzu etmek gibi menfi tavır ve düşüncelerin İslâm ahlâkında yeri yoktur. Dolayısıyla gerçek mü’minin çevresindeki yaşlıları, hele hele ihtiyar peder ve validesini tahkir edecek davranışlarda bulunması, onları huzur evi adıyla açılmış kimsesizler yurduna bırakması düşünülemez. Aksine onların huzur içerisinde hayatlarını devam ettirebilmeleri için imkân nisbetinde yanı başlarında hizmetlerine koşturması gerekir. Dolayısıyla bugünün genci -Allah ömür verirse- kendisi de yaşlanacak ve yaptığı hizmetin karşılığını mutlaka görecektir. Efendimiz buyuruyor ki:

“Allah Teâlâ, yaşından ötürü bir ihtiyara saygı gösteren gence, yaşlılığında hizmet edecek kimseler lutfeder.” (Tirmizî, Birr, 75)

Bir başka hadîs-i şerîfte de saçı sakalı ağarmış pîr-i fâni Müslümana saygı göstermenin Allah Teâlâ’ya duyulan saygı ve tazimden ileri geldiği ifade edilmektedir. (Ebû Dâvûd, Edeb, 20)

Bunun yanında Resûlullah gerek dünyevî gerekse uhrevî hususlarda ihtiyarlara daima kolaylık sağlanmasını tavsiye etmiştir. Malum olduğu üzere namazı çok uzatan imamı uyarırken yaşlı kimselere şöyle atıfta bulunmuştur:

“Sizden biriniz, insanlara namaz kıldırdığı zaman, hafif tutsun. Çünkü onların arasında zayıf, hasta ve yaşlılar vardır...” (Buhârî, İlim, 28)

Yine Enes bin Mâlik’in nakline göre, bir gün Hz. Peygamber’i görmek isteyen yaşlı bir adam gelmişti. Ahâli ona yol açmakta ağır davranmıştı. Bunun üzerine Nebiyy-i Muhterem:

“Küçüğümüze merhamet etmeyen büyüğümüze hürmet göstermeyen bizden değildir.” buyurdu. (Tirmizi, Birr, 15)

Ayrıca Mekke’nin fethinde Hz. Ebûbekir yaşlı babası Ebû Kuhâfe’yi Müslüman olmak için Hz. Peygamber’in huzuruna getirince, Resûlullah:

 “– Şu ihtiyarı buraya kadar yormayıp evinde bıraksaydın ben onu ziyaret ederdim.” buyurdu. Hz. Ebûbekir ise:

– Onun size gelmesi daha uygundur, diye cevap verdi. (İbn Hişâm, IV, 25)

Efendimiz’in ihtiyar Ebû Kuhâfe’ye olan bu nazik davranışı Hz. Ebûbekir’e karşı iltifatının yanında yaşlı insanlara duyduğu saygının bir ifadesi olarak görülmelidir.

Diğer taraftan Nebiyy-i Ekrem savaş için gönderdiği mücahitlerine tavsiyede bulunurken, kadınlar ve çocuklar yanında ihtiyarlara da dokunmamalarını emretmiştir. (Vâkidî, Meğâzî, II, 758)

Çocuklarda Sevginin Önemi

Sevmeyi sevmek veya sevilmeyi sevmek temelli kurulan yetişkin ilişki dinamikleri aksine çocuklar daha sıklıkla sevilmeyi severlerİnsanı insan yapan, ruhu besleyen tek duygudur sevgi.

Sevme yeteneği sevile sevile kazanılır. Sevgiyi verdikçe sevgi alırsınız. Çünkü tüm insanlar önce sevilmeyi daha sonra sevmeyi öğrenir. İlk sevgi çiçeği anne ile çocuk arasında ki ilişki ile açacaktır.

Anne babanın çocuğa verdiği sevgi ileride çocuğun nasıl bir kişiliğe sahip olacağını belirliyor. Çocukların gelecekte psikolojik, zihinsel ve sosyal açıdan çok daha sağlıklı olduğunu görmek için çocukken ailesinden gördüğü sevgiye, ilgiye, sıcaklığa bakmamız çoğu zaman yeterli olacaktır. Sevgiye doymayan birinin psikolojik açıdan güçlü olması ve karşılıksız sevmeyi öğrenmesi mümkün değildir.

Sevme ve sevilme duygusu da açlık, susuzluk gibi yaşam boyu sürecek olan en temel ihtiyacımızdır. Bebeklik döneminde almış olduğumuz sevgi ihtiyacı ömür boyu değişmeyecek, sadece biçim değiştirerek hayatımızda var olmaya devam edecektir.

Fazla sevgi şımartmaz onu şımartan yerinde olmayan ilgidir

Ebeveyn olarak çocuklara sınırsız sevgiyi verebilmeliyiz. Çocuk açısından önemli olanın sevildiğine inanmak olduğunu unutmamalıyız. Sadece güzel, akıllı, uslu olduğu için değil onu kendisi olduğu için sevdiğimize inandırmalıyız.

Gerekmeyen yerde ilgi göstermek ileride çocuğun psikolojik sorunlarla uğraşmasına neden olacaktır. Kendi ellerinizle beslemek, el bebek gül bebek büyütmek, bir şey olacak diye top oynamasına izin vermemek, korku ile kısıtlamak, okula giderken bir şey olur diye sürekli kontrol etmenin sevgi ile bağlantısı yoktur. Çocuğa sevgi göstermek ile aşırı boğmak ve aşırı koruyucu aile olmak arasındaki ayırımı iyi yapmalıyız.

Sevginin kelimelere ihtiyacı yoktur

Zamanında çocuğa verilen sevginin aşamayacağı zorluk, yapamayacağı şey yoktur. Sevgi o kadar evrensel bir dildir ki hiçbir kelimeye ihtiyacı yoktur. Bazen bir gülüş, sıcak bir sarılma, göz teması bile sevgiyi göstermenin en güzel yolu olup çıkar karşısına. Duygularla konuşmak hiçbir şekilde yanlış anlaşılmaz ve yetersiz kalmaz. Çocukların öğrendiği ilk dildir sevgi dilidir.

Çoğu araştırmalara göre

Ailesi tarafından sevgi gösterilmemiş, kabul edilmemiş çocuklar ileride kendine güveni olmayan, başkalarına bağımlı, sorunlar ile başa çıkamayan, duygularını göstermekte çekinen, değişken ruh haline sahip ve en önemlisi belki de hayata olumsuz, karamsar bakan bireyler haline gelirler. 800 ailenin ve 1100 çocuğun katıldığı ve 3 ay süren anket sonucunda 6 yaş ve altı çocukların kişilik oluşumlarında en önemli etkenin sevgi olduğu açıklanmıştır. Ayrıca kaş çatmanın ve kötü sözün çocukların karakter ve zeka gelişiminde olumsuz etkilere de yol açtığı da görülmüştür. Gülerek göz teması kurmakta önerilerin başında geliyor.

Gözlemlere göre anne babası düzgün konuşan ve sevgi ile büyütülen çocukların hem ruhsal hem fiziksel gelişimlerinin de sağlıklı olduğu görülüyor.

Bu sonuçlar da sevginin tek başına bir güç olduğunu bize sunuyor. O yüzden çocukları sevgi ortamında büyütmeli ve sevgimizi ifade etmenin yollarını bulmalıyız.

Sevgimizi göstermenin bazı yolları

Öncelikle anne baba arasındaki iletişimin doğru olması ve sevgi için model olmaları gerekmektedir. Sevginin ne demek olduğunu anne baba arasında gördükten sonra çevresine de sevgiyi aktarabilmeleri sağlanmalıdır.

Çocuğunuza verdiğiniz değeri hissettirin ve bunun için sebep olmadığına inandırın. Değer verildiğini bilmek her çocuğu mutlu edecektir.

Sevginin içinde şiddete yer yoktur. Hiçbir şekilde şiddette başvurmayın.

Sevgi ve sana güveniyorum sözcüklerini sıklıkla kullanın.

Sevgi sadece doğrudan doğruya iletişim kurmak değildir. Her türlü uyarana açık olun.

Onu dinleyin. Ve göz temasından asla kaçınmayın.

Sevginizi ifade edebilmenin en güzel yollarından birisi de onunla birlikte vakit geçirmek, değerli olduğunu hissettirmektir.

Sevginizi asıl başarısız olduğu zamanlarda gösterin. Sevginizi başarısına veya bir sebebe bağlamasının önüne geçilmelidir.

Akraba ilişkilerine önem verin sık sık bir arada olmaya özen gösterin.

Anne baba arasında kötü bir durum olsa bile çocuğunuzun yanında birbiriniz hakkında olumsuz şeyler söylemeyin.

Dolaylı cümlelerden kaçının. Açık ve net olun.

Toplum içinde çocuğunuzun düşüncelerini mutlaka dinleyin ona söz hakkı verin.

Ve en önemlisi sevginin sadece insanlara karşı değil hayvanlara, doğaya, çevreye, kültürüne, büyüklerine karşı olması gerektiği bilinci aşılanmalıdır.

Okulumuz öğrencileri  Müdür Yardımcımız Mehmet Küçük koordinesinde ve  öğretmenlerimizin rehberliğinde  Osmaniye Kitap Fuarına gittiler. Burada  fuarı gezip yayın evlerinden diledikleri kitapları aldılar. Hep beraber kitaplarla iç içe doyasıya bir gün geçirdiler. Katılım gösteren öğretmen ve öğrencilerimize teşekkür ederiz.

Okulumuz Kütüphanecilik Kulübü öğrencileri teneffüslerde okul kütüphanemizi arkadaşlarının hizmetine açarak zamanın verimli geçmesine katkıda bulunmaktadırlar. Ayrıca Kütüphanecilik Kulübü olarak okulumuzda tüm sınıf seviyelerinde kitap okuma sınavı organize etmişlerdir.

Var olun çocuklar...

 Şirinevler Hatip Ortaokulu olarak okulumuzda Kur'an-ı Kerim'i ve ezanı güzel okuma yarışması düzenledik.

Ezanı en güzel okuyan öğrencimiz 7/B sınıfından Abdurrahman Aflis ; Kur'an-ı Kerim'i erkeklerde en güzel okuyan öğrencimiz 5/A sınıfından İbrahim Abdullatif, Kur'an-ı Kerim'i kızlarda en güzel okuyan öğrencimiz 7/A sınıfından Dana Elahmed oldu.

Öğrencilerimizi ve emeği geçen öğretmenlerimizi tebrik ederiz.

Güneşli havayı fırsat bilen öğrencilerimiz Beden Eğitimi Öğretmenimiz Yaşar Güleryüz liderliğinde hem eğleniyorlar hem spor yapıyorlar.

Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur.

                         Mustafa Kemal Atatürk 

Bu topraklarda yeşerttiğin umut sonsuza dek yaşayacak...

Cumhuriyetimizin ve bağımsızlığımızın mimarı Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk'ü, ebediyete intikal edişinin 85'inci yıldönümünde saygı, minnet ve özlemle anıyoruz. Türk milletinin kurtuluş ve varoluş mücadelesinin en büyük kahramanını, bağımsızlık ateşini yakan ebedi komutan, eşsiz devlet adamı büyük önder Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK her zаmаn yüreğimiz de yаşаyаcаksın.

Şirinevler İmam Hatip Ortaokulu olarak 2020-2021 Eğitim-Öğretim Yılı Şubat-Mart dönemi KTS çalışmaları doğrultusunda, okulumuzda öğrencilerimizin akademik başarılarını artırmak amacıyla açılan destekleme ve yetiştirme kursları 8. sınıflar için devam etmektedir. Ayrıca kazanım değerlendirme sınavları düzenli olarak  yapılmaktadır.  Öğrencilerimize rehberlik çalışmalları devam etmekte ve kariyer planlama ile ilgili bilgilendirmeleri ise okul rehber öğretmenimizce EBA üzerinden seminerlerle sağlanmaktadır.